Kene uyarısı: Hastalık ölümcül olabilir
Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Ferdane Şeyma Toplu, özellikle ilkbahar ve yaz aylarında artış gösteren Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarına karşı vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyardı
Halk Sağlığı Uzmanı Dr. Ferdane Şeyma Toplu, özellikle ilkbahar ve yaz aylarında artış gösteren Kırım-Kongo Kanamalı Ateşi (KKKA) vakalarına karşı vatandaşları dikkatli olmaları konusunda uyardı
Uzaya giden astronotları ameliyat etmek maksadıyla geliştirilen robotik cerrahi teknolojisi, kanser hastalarının umudu oldu. Kanser ameliyatlarında 100 operasyondan 5’i robotla yapılıyor. Üstelik, Türkiye…Devamı için tıklayınız
Anne ile bebek arasındaki duygusal bağın, yaşamın ilk anlarından itibaren bebeğin dünyayı nasıl algılayacağını belirlediğini aktaran Uzman Klinik Psikolog İnci Nur Ülkü, söz konusu ilginin bebeğin duygusal gelişimi ve dünyayı algılayış biçimi üzerinde nasıl etkileri olabileceğine dair açıklamalarda bulundu.
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, Sağlık Bakanlığı tarafından başlatılan “İdeal Kilonu Öğren, Sağlıklı Yaşa” uygulaması kapsamında vücut kitle indeksi ölçümü yaptırdı
Antalya’da 5 yıldır çocuk sahibi olma mücadelesi veren Nuray Duman (42), Kadın Hastalıkları ve Doğum Uzmanı Prof. Dr. Onur Erol’un uyguladığı kök hücre tedavisiyle doğal yollarla hamile kaldı. 38’inci haftada sağlıklı şekilde dünyaya gelen bebeğe, ‘Umut Deniz’ adı verildi
Yeni bir araştırma, hastanelerde kullanılan biyolojik olarak parçalanabilen plastikleri besin kaynağı olarak kullanan yeni bir bakteri türünü ortaya çıkardı
Son yıllarda zihinsel sağlık konularının giderek daha fazla dikkat çektiğini belirten Uzm. Dr. Zekeriya Bahçe, “Özellikle aşırı düşünme (overthinking), birçoğumuzun yaşamını etkileyen, ancak çoğu zaman göz ardı edilen bir durum haline geldi. Kişilerin, bir durumu ya da olayı gereğinden fazla analiz etmesi, düşüncelerini sürekli zihninde tekrar etmesi, aşırı düşünmenin başlıca belirtilerindendir” açıklamasında bulundu. Aşırı düşünmenin, genellikle kaygı, stres ve depresyon gibi psikolojik rahatsızlıklarla ilişkilendirildiğini söyleyen Uzm. Dr. Bahçe, “Bireyler, geçmişte yaşadıkları olumsuz deneyimler veya geleceğe dair belirsizlikler hakkında fazlaca endişelenebilirler. Bu durum, zihinsel yorgunluğa ve fiziksel rahatsızlıklara yol açabilir. Baş ağrısı, mide bulantıları ve uyku problemleri gibi somatik belirtiler, aşırı düşünmenin bedensel etkilerinden yalnızca birkaçıdır. Kişiler genellikle, çözüm bulmak için düşüncelerinin kontrolünü kaybeder ve daha fazla kaygıya yol açan bir döngüye girerler” şeklinde konuştu.
“Psikolojik bozukluklarla ilişkili olabilir”
Aşırı düşünmenin kökenlerinin genellikle psikolojik bozukluklarla ilişkili olduğunu belirten Uzm. Dr. Bahçe, “Anksiyete, depresyon ve obsesif-kompulsif bozukluklar gibi durumlar, kişinin zihnindeki düşüncelerin kontrolünü zorlaştırabilir. Ayrıca, mükemmeliyetçilik ve kontrol ihtiyacı gibi kişilik özellikleri, aşırı düşünmeye yol açan diğer önemli faktörler arasında yer alır. Genetik ve nörolojik faktörler de, bireyin aşırı düşünmeye yatkın olmasında etkili olabilir” dedi.
“Sosyal ilişkilerde de sorunlara yol açabilir”
Aşırı düşünmenin sadece bireysel sağlığı etkilemekle kalmadığını, aynı zamanda sosyal ilişkilerde de sorunlara yol açabileceğini ifade eden Uzm. Dr. Bahçe, “İnsanlar, sürekli analiz yaparak ve küçük detaylar üzerinde takılarak, ilişkilerinde güvensizlik ve yanlış anlamalar yaşayabilirler. Bu da, sosyal hayatı ve iş yaşamını olumsuz etkileyebilir. Kişinin zihinsel sağlığı bozulduğunda, genel verimliliği de düşer; odaklanma güçlüğü, iş veya okul performansının azalmasına neden olabilir” diye konuştu.
“Aşırı düşünme ile başa çıkma yolları”
Günümüzde, aşırı düşünme ile başa çıkma stratejileri üzerine birçok yöntem geliştirildiğini belirten Uzm. Dr. Bahçe, şu bilgileri paylaştı: “Mindfulness yani farkındalık teknikleri, aşırı düşünme ile mücadelede en etkili araçlardan biri olarak kabul edilmektedir. Kişilerin, anı yaşamalarını ve düşüncelerini yargılamadan gözlemlemelerini sağlayan mindfulness uygulamaları, zihni sakinleştirir ve düşünce döngülerini kontrol altına alır. Derin nefes alma egzersizleri, meditasyon ve yoga gibi uygulamalar da benzer şekilde zihinsel rahatlama sağlayabilir. Bir diğer etkili strateji ise “düşünceyi erteleme” yöntemidir. Bu teknik, belirli bir zaman diliminde endişe ve kaygıların üzerine yoğunlaşmayı ve geri kalan zaman diliminde bu düşüncelerden uzak durmayı hedefler. Ayrıca, bireylerin dikkat dağıtıcı aktivitelerle meşgul olmaları da aşırı düşünmenin önüne geçebilir. Yürüyüş yapmak, yeni hobiler edinmek veya yaratıcı aktivitelerle ilgilenmek, zihnin meşgul olmasını sağlar ve düşünceleri yönlendirmek açısından faydalı olabilir.”
“Profesyonel yardım alınabilir”
Profesyonel yardım almanın da aşırı düşünme ile başa çıkmada önemli bir adım olduğunu belirten Uzm. Dr. Bahçe, “Bilişsel Davranışçı Terapi (BDT) gibi psikoterapi yöntemleri, bireylerin olumsuz düşünce kalıplarını tanıyıp bunları daha sağlıklı düşüncelerle değiştirmelerine yardımcı olabilir. Uzman bir terapistin rehberliğinde uygulanan terapi, bireyin aşırı düşünme durumunu kontrol altına almasına yardımcı olabilir” dedi. Aşırı düşünmenin çağımızın en yaygın psikolojik sorunlarından biri olduğunu ve zihinsel sağlığı ciddi şekilde etkileyebileceğinin altını çizen Uzm. Dr. Bahçe, “Ancak farkındalık, bilişsel terapi ve sosyal destek gibi stratejilerle bu durumla başa çıkmak mümkündür. Aşırı düşünmenin zihinsel ve fiziksel sağlık üzerindeki olumsuz etkilerini azaltmak için bireylerin, profesyonel yardım almayı ve sağlıklı başa çıkma yöntemlerini kullanmayı düşünmeleri önerilir” ifadelerini kullandı.