Bombalanan hastalardan, kaçırılan doktorlara: Siyonist israilin hastane soykırımı

İran’ın karargahı hedef alan füzenin soykırımcı askerlerin tedavi edildiği bir hastanede hasar oluşturmasını kullanarak mağdur edebiyatı yapan “bu bir savaş suçudur” diye feveran eden siyonist rejim, bugüne kadar kaç hastane vurdu, o hastanelerde kaç sivili şehid etti? Bilgileri sizin için derledik. İran’ın, Tel Aviv merkezinde bulunan ve Siyonistlerin askeri karargâh olarak kullandığı üssü hedef alan füzeli saldırısı sonrası karargâhın yakınında bulunan ve askeri hastane olarak kullanılan Soraka Hastanesi de ciddi bir tahribata uğradı. Askeri üssün vurulmasını gündem etmeyen siyonist medya tüm dünyaya “İran hastane vurdu, bu bir savaş suçudur” propagandası yayamaya başladı. Başta Filistin’de olmak üzere Lübnan’da da sivil hedefleri, kamu kurumlarını ve insani yardım kuruluşlarının merkezlerini acımazsızca hedef alan Siyonistlerin bu çıkışı herkes tarafından ikiyüzlülük ve alçaklık olarak yorumlandı. WHO, MSF, OCHA gibi kritik kaynaklar; Gazze’de 7 Ekim 2023 tarihinde başlayan Aksa Tufanı operasyonu sonrası Gazze’ye dönük başlatılan vahşi soykırımdan bu yana 500’ü aşkın sağlık tesisi ve ambulansın İsrail tarafından hedef alındığı, bu saldırılarda hastanelere sığınmış veya tedavi gören binlerce sivilin vahşice katledildiğini bildiriyor. El Cezire’ye göre ise asıl rakamlar, bunun çok daha üzerinde ve korkunç. Siyonist israil rejiminin eski savaş bakanı Moşe Dayan’ın “İsrail kuduz köpek gibi olmalı ki düşmanları ondan korksun” sözlerinin pratikteki yansıması olarak sivillere karşı başlatılan katliamlarda, okullar ve hastaneler özellikle hedef alındı. Dilerseniz bu saldırıları üstten bir bakış atalım ve Siyonistlerin içindeki hasta ve yakınları ile birlikte tonlarca bomba ile vurduğu hastaneleri hatırlayalım: 17 Ekim 2023 – El Ehli Arap Hastanesi (Zeytun): Siyonistlerin “altıda askeri karargah var” yalanı ile tonlarca bomba ile vurduğu bu hastanede Filistin Sağlık Bakanlığı’na göre 471 sivil şehid edildi ve yüzlercesi de yaralandı. 3 Kasım 2023 – Şifa Hastanesi Saldırısı: Hava saldırısı sonucu 300’den fazla Filistinli sivil şehid edildi ve yüzlercesi yaralandı. 21 Kasım 2023 – El‑Ewda Hastanesi: MSF destekli hastaneye yapılan hava saldırısı, doktor ve sağlık görevlilerinin şehid edilmesiyle sonuçlandı. 22 Ocak 2024 – Han Yunus’taki Nasir Hastanesi: Havadan saldırının ardından hastaneye karadan girildi ve katliama dünyanın gözleri önünde devam edildi. Göç eden sivillerin hedef alındığı rapor edildi. 20 Mart 2024 – Şifa Hastanesini bu kez karadan kuşatıldı: Kuşatma ve saldırı sonucu Şifa Hastanesinde bir kez daha yüzlerce Filistinli masum şehid edildi. 31 Mart 2024 – El-Aksa Hastanesi (Beyt Lahya): Hastane avlusuna hava saldırıları düzenlendi. Bunun sonucunda çok sayıda Filistinli şehid oldu, yüzlerce kişi ise yaralandı. 14 Ekim 2024 – Bir kez daha El‑Aksa Hastenesi. Bu kez Deyr el‑Belah hedef alındı: 5 sivil öldü, 65 kişi yaralandı. 26–27 Aralık 2024 – Beyt Lahya bir kez daha hedef alındı. Bu kez Kemal Edwan Hastanesi vuruldu: Havadan, karadan saldırı sonucu yüzlerce Filistinli masum şehid edildi, doktorlar katledildi, hastane yerle bir oldu. Siyonistlere karşı amansızca direnen ve teslim olmayan Hastane müdür Dr. Hüsam Ebu Safiyye ise siyonistler tarafından kaçırıldı, Ebu Safiyye’nin halen nerede olduğu bilinmiyor. 13 Mayıs 2025 – Nassir ve Avrupa Hastaneleri: Her iki hastaneye hava saldırısı düzenlendi. Hastaneler kullanılamaz hale getirildi; En az 22 hasta şehid edildi, onlarcası ağır yaralandı. Nisan 2025 – El‑Ehli Hastanesi saldırısı: Saldırıda hastanenin acil servisi hedef alındı. En az 21 kişi şehid edildi. Saldırı Hristiyanların kutsal günü olan Paskalya Bayramında yapıldı. Mayıs 2025 – Kemal Edwan hastanesi yeniden vuruldu: Elektrikler ve oksijen kesildi; Oksijene bağlı tedavi gören birçok hasta şehid oldu. Hastane personelinin tümü tutuklandı. KUVÖZLERDE ÖLEN BEBEKLERİ HATIRLADINIZ MI? Washington Post’un Kasım 2023’te yayımladığı habere göre, Gazze’nin al-Nasr Hastanesi’ndeki yoğun bakım ünitesinde oksijene bağlı 5 prematüre bebek vardı. Ancak israilin tehdidinin ardından, taşınabilir solunum cihazı bulunmadığı için bu bebeklere oksijen desteği sağlanamamış ve hastane boşaltılmıştı. Geri dönüldüğünde ise bebeklerin cesetleri çürümüş halde bulunmuştu. Burada hastane saldırılarının sadece bir kısmı hakkında çok kısa bilgiler verdik. Saldırıların gerçek boyutu bundan çok daha elimdir. Ayrıca bu saldırılar sadece hastanelerle sınırlı kalmamıştır. Okullar, oralar vurulmaz umuduyla sivillerin sığındığı BM binaları, sığınaklar, çadırlar… Siyonist rejimin sözde Bakanının, “israilin kuduz bir köpek gibi olması gerektiğini” söylemesi, çok önemli bir detayı gözden kaçırdığını gösteriyor. Medeni dünya kuduz köpekleri eninde sonunda itlaf eder.