Prof. Dr. Türkçapar: Bağırsaklar ikinci beynimiz mi?
Byadmin
Son yıllarda, doğal yaşam konusunun popüler hale gelmesiyle birlikte insan bağırsağında bulunan trilyonlarca mikroorganizma (mikrobiyota) ile beyin arasındaki karmaşık etkileşim, yani bağırsak-beyin ekseni de ilgi çekmeye başladı. Özellikle depresyon, anksiyete ve otizm spektrum bozukluğu gibi durumlarla bağırsak mikrobiyotasının potansiyel ilişkisi üzerine yapılan bazı çalışmalar, bu alana olan merakı artırmıştır. Bu çalışmalar sayıca çok az olsa da fonksiyonel tıpla ilgili hekimler tarafından gündeme getirilerek gerek medyada gerekse halk arasında epeyce ilgi uyandırıyor.




Bugüne dek de klinik düzeyde depresyonu olan hastalarda psikobiyotiklerle yapılan kontrollü çalışmalarda klinik olarak anlamlı düzeyde tedavi edici bir etki bulunamamıştır. Bağısak mikrobiyotasının psikolojik sağlık üzerindeki rolünü anlamak için daha fazla ve yüksek kaliteli insan çalışmasına gereksinim vardır.
Bu çalışmaların; iyi tanımlanmış hasta gruplarını içermesi, standardize edilmiş müdahale protokolleri kullanması, uzun vadeli etkileri değerlendirmesi ve potansiyel mekanizmaları aydınlatmaya yönelik biyolojik belirteçlerin incelemesi gerekmektedir. Ayrıca, mikrobiyota-bağırsak-beyin ekseninin bireyler arasındaki farklılıklarını anlamak için genetik, diyet ve yaşam tarzı gibi etkenlerin etkileşimini de dikkate alan bütüncül yaklaşımlara gereksinim duyulmaktadır.

Bu nedenle, depresyonun sadece beslenme alışkanlıklarını düzenleyerek veya turşu, yoğurt gibi fermente gıdalar tüketerek tedavi edilebileceği yönündeki iddialar, mevcut bilimsel kanıtlarla çelişmektedir ve hastaların uygun ve etkili tedavilere erişimini engelleyebilecek yanıltıcı bilgilerdir.
