Neuralink’in beyin çipi takılan ALS hastası video hazırladı

Neuralink’in konuşamayan ilk hastası, beyin çipi sayesinde tek bir tuşa basmadan bir YouTube videosu hazırladı.
Neuralink’in konuşamayan ilk hastası, beyin çipi sayesinde tek bir tuşa basmadan bir YouTube videosu hazırladı.
Gümüşhane’de Asiye Taşdelen’in (76), karnındaki şişlik ve ağrı şikayetiyle başvurduğu hastanede yapılan tetkikler sonucu karaciğerinde tespit edilen ve toplamda 90 santimetreye ulaşan 3 ayrı kedi-köpek kisti, gerçekleştirilen operasyonla çıkarıldı. Genel Cerrahi Uzmanı Op. Dr. İsmet Çelik, kedi ve köpeklerle oluşan kistlerin insanlara bulaşma riskine ilişkin uyarılarda bulunarak, “Dünya literatüründe 90 santimetreye ulaşarak tüm karnı dolduran kist görmedik. Ameliyatımız 2 saat sürdü” dedi
Toplumda genellikle selülit ve fazla kilo problemi ile karıştırılan lipödem, sadece estetik anlamda bir sorun oluşturmakla kalmıyor aynı zamanda sağlık açısından da tehlike işareti anlamına geliyor. Op. Dr. Jale Özdemir, lipödem hastalığının nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Tüm kanserlerin yüzde 12-16’sını oluşturan akciğer kanseri, kadınlar ve erkeklerde kansere bağlı ölümlerin en başında geliyor. Prof. Dr. Çağatay Saim Tezel, akciğer kanserinin nedenleri ve tedavi yöntemleri hakkında bilgi verdi.
Yeşilay Bilim Kurulu Üyesi, Çocuk ve Ergen Psikiyatristi Prof. Dr. Şaziye Senem Başgül, kimlik mücadelesinin en yoğun yaşandığı dönem olan ergenlikte, aile içi problemler, akran baskısı, psikolojik sorunlar ve merak, madde kullanımını tetikleyebileceği uyarısında bulundu.
Başgül, özellikle duygusal boşlukta bırakılan ve ebeveynleriyle, arkadaşlarıyla sağlıklı ilişki kuramayan gençlerin risk altında olduğuna dikkat çekerek, “Sosyal medya, filmler, müzik videoları gibi kaynaklarda maddelerin cazip şekilde sunulması gencin merakını artırabilir. Maddelerin zararları hakkında yeterli ve doğru bilgiye sahip olmamak denemeyi kolaylaştırabilir. Ergen, acı verici duygulardan kaçmak ya da onları bastırmak için maddeye yönelebilir. Özellikle depresyon, anksiyete ve travma sonucunda madde kullanım riski artar. Kendini değersiz hisseden gençlerde madde kullanımı daha sık gözlenir. Çevresel faktörler de madde kullanımı açısından önemli etkenlerdir. Başarısızlık duygusu ve okula aidiyetin düşük olması, riskli davranışlara zemin hazırlar” dedi.
Ani davranış değişikliklerine dikkat!
Madde kullanımının ilk belirtileri sıklıkla davranışsal ve duygusal düzeyde görülüyor. Derslerde ani başarısızlık, arkadaş çevresinde radikal değişiklikler, huzursuzluk, para isteme, yalnızlaşma, öfke patlamaları, aşırı neşe ya da depresyon gibi ruh hâli değişimleri, fiziksel görünümde bozulmalar ve gece uykularında düzensizlik aileler için önemli uyarı işaretleri arasında yer alıyor.
Başgül, “Madde bağımlılığı genellikle yalnız başına görülmez, birçok ruhsal sorunla birlikte seyreder. Bu nedenle tedavi yaklaşımı, hem bağımlılığı hem de eşlik eden ruhsal bozuklukları birlikte ele almalıdır” değerlendirmesinde bulundu.
Ebeveyn tutumu süreci belirliyor
Madde kullanımından şüphelenen ailelerin, öncelikle öfkeyle değil anlayışla yaklaşması gerektiğini belirten Prof. Dr. Başgül, şöyle konuştu:
Başgül, erken dönemde başlatılan destekleyici müdahalelerin, bağımlılık döngüsünü kırmada etkili olduğunun altını çizdi.
Ruhsal sorunlar madde kullanımının hem nedeni hem sonucu olabilir
Depresyon, anksiyete, bipolar bozukluk, dikkat eksikliği, travma sonrası stres bozukluğu ve kişilik bozuklukları gibi psikiyatrik rahatsızlıkların hem madde kullanımına zemin hazırlayabileceğini hem de bağımlılıkla birlikte ağırlaşabileceğini vurgulayan Başgül, bu sorunların uzmanlarca birlikte değerlendirilmesi gerektiğini belirtti.
Okul ve sosyal çevre önemli bir destek sistemi
Bağımlılıkla mücadelede okulun ve sosyal çevrenin rolüne de dikkat çeken Prof. Dr. Başgül, öğretmenlerin ve rehberlik servislerinin öğrencideki değişimleri zamanında fark ederek aileyle iş birliği içinde süreci yönlendirmesi gerektiğini söyledi. “Öğretmenlerin kendileri sağlıklı yaşam biçimi ve iletişim konusunda öğrencilere rol model olmalıdır. Genç için özellikle değer verdiği öğretmenin yaşam biçimi, ideolojileri çok önemlidir. Kendine bunları örnek alır. Öğretmenler de aileler gibi yargılayıcı olmayan, anlayışlı ve açık bir tutum sergilemedir” diyen Başgül, okullarda riskli davranışları azaltmaya yönelik özel programların uygulanması gerektiğini belirtti.
Yeşilay’dan ücretsiz uzman desteği: YEDAM
Bağımlılıklarla mücadelede toplumun her kesimine hizmet sunan Yeşilay Danışmanlık Merkezleri (YEDAM), gençlerde madde bağımlılığı konusunda ailelere de ücretsiz danışmanlık hizmeti sağlıyor. Türkiye genelindeki 105 merkez ve 115 YEDAM Danışma Hattı aracılığıyla hem gençlere hem de ebeveynlere psikoterapi ve sosyal hizmet desteği sunuluyor.
Ne zaman uzman desteği alınmalı?
Madde kullanımı düzenli hâle geldiyse, genç kontrolünü kaybetmiş ve kullanımını durduramıyorsa; terleme, sinirlilik, titreme gibi yoksunluk belirtileri görülüyorsa; intihar düşünceleri, saldırganlık, ciddi davranış problemleri, depresyon, anksiyete ya da halüsinasyonlar eşlik ediyorsa; okuldan veya işten uzaklaşma, aile ve sosyal ilişkilerde bozulma yaşanıyorsa; kendi çabasıyla bırakmayı deneyip tekrar başlamışsa, bu durumda mutlaka uzman desteğine başvurulması gerekiyor. Bu tür belirtiler, sorunun bireysel çabalarla aşılamayacak düzeye ulaştığını ve profesyonel müdahalenin gerekli olduğunu gösteriyor diyen Başgül, “Öncelikle, ‘Kendi başına geçer’ düşüncesinin yanlış olduğunu söyleyebiliriz. Madde bağımlılığı ilerleyici bir hastalıktır ve erken dönemde alınacak profesyonel destek, uzun vadede daha kolay ve etkili bir tedavi sağlar. Dolayısıyla şüphe duyulan her durumda gecikmeden uzmanlara başvurmak gerekir. Erken destek bağımlılığın ilerlemesini önler, kişinin tedaviye yanıt verme olasılığını artırır ve uzun vadeli iyileşme sürecini kolaylaştırır” diye konuştu.
Pediatri Kurumunun 5 bin çocuğu incelediği araştırmaya göre Türkiye’de çocukların yüzde 22’si beslenme bozukluğu yaşıyor. Yani 5 çocuktan biri yanlış besleniyor. Öte yandan alarm veren bir tehlike de birçok…Devamı için tıklayınız
Hatay’da doğum esnasında fenalaşan 25 yaşındaki Şerife Çizmeli hayatını kaybederken evladı yaşama tutundu. Çizmeli, kılınan cenaze namazıyla son yolculuğuna uğurlandı