Yiyecekleri az çiğneyen çocuklar, obeziteye daha yatkın
Japonya’da yapılan araştırmaya göre az çiğneyen, hızlı ve ağzı doluyken yiyecek tüketen çocukların obeziteye yatkınlık gösterdiği tespit edildi
Japonya’da yapılan araştırmaya göre az çiğneyen, hızlı ve ağzı doluyken yiyecek tüketen çocukların obeziteye yatkınlık gösterdiği tespit edildi
Sünnet; özellikle genital hijyeni kolaylaştıyor
Penisin uç kısmını çevreleyen derinin cerrahi olarak çıkarılmasına dayanan sünnet (sirkümsizyon), her yaşta yapılabilen bir işlem. Ancak zamanlama, çocukların psikolojik ve fizyolojik gelişimini etkileyen önemli bir faktör. Bebeklerin bilinç gelişimlerinin henüz başlamadığı ve yara iyileşmesinin hızlı olduğu yenidoğan dönemi, sünnet açısından uygun bir zaman olarak kabul ediliyor. Dini sebepler dışında sünnet; özellikle genital hijyeni kolaylaştırma, özellikle 1 yaşına kadar idrar yolu enfeksiyonu riskini azaltma, HIV gibi enfeksiyonlara karşı korunma ve penis kanseri riskini düşürme gibi olası sağlık faydalarıyla da yaygın bir işlem.
Her bebek yenidoğan sünneti olabilir mi?
Günümüzde birçok aile, ileri yaşları beklemeden sünneti doğumdan sonraki ilk haftalarda (ilk 28 günde) yaptırmayı tercih ediyor. Ancak yenidoğan sünnetini planlarken dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktalar var. Özellikle, bebeğin ilk bir haftalık adaptasyon sürecinin tamamlanması, emme refleksinin yerleşmesi, genel sağlık durumunun iyi olması ve yenidoğan sarılığı gibi geçici durumların ortadan kalkması gerekiyor.
Yenidoğan sünnetinde hangi yöntem, nasıl uygulanıyor?
Hem cerrahi hem psikolojik yönleri olan sünnetin, bu alanda uzman kişiler tarafından steril ortamlarda ve cerrahi kurallara uygun yapılması gerekiyor. Sünnet için kullanılan ve temelde aynı esasa dayanan pek çok yöntem var. Ancak klasik sünnetin (dikişli yöntem) yanı sıra“Alis Klemp” adıverilen özel bir cihazla uygulanan yöntemde (klipsli) dikiş atılmıyor ve açık yara bırakılmıyor. Lokal anesteziyle uygulanan bu yöntem, özellikle yenidoğan dönemindeki bebekler için iyileşme sürecini de daha konforlu hale getiriyor. İstanbul Okan Üniversitesi Hastanesi Çocuk Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. Sinan Kılıç, işlem sonrasında ise sağlıklı bir bakım için anne ve babaların aşağıdaki adımları uygulamaları gerektiğini söylüyor:
-Doktorunuzun verdiği kremi düzenli olarak kullanın.
-Klips çıkarıldıktan sonra krem kullanımına en az bir hafta daha devam edin.
-Klipsin erken düşmesi veya kanama olması halinde, mutlaka hekiminize başvurun.
-Oluşan kabuklanmalar genellikle 7 gün içinde dökülür. Bu süreçte, yapışıklık gelişmemesi için banyo sonrası egzersizleri ve masajları özenle uygulayın.
-Bebeğinizin son kontrolünü (sünnetten 1 ay sonra) ihmal etmeyin.
Harvard T.H. Chan Halk Sağlığı Fakültesi’nde Prof. Gökhan Hotamışlıgil’in laboratuvarında yürütülen yeni bir araştırma, karaciğer işlev bozukluğuna yol açan özgün bir mekanizmanın, obeziteli bireylerde tip 2 diyabet ve diğer metabolik hastalıklara yol açabileceğini ortaya koydu. Keşfedilen bu yeni mekanizma, hücre içinde gıda ögeleri ile oksijeni birleştirerek enerji üretme işlevini gerçekleştiren mitokondride meydana gelen fonksiyon bozukluğunu ve sonuçlarını açıklıyor
‘Tatlıylaetaynı öğünde yenmemeli’
KurbanBayramı’nın yaklaşmasıyla birlikte uzmanlar, sıcak yaz günlerinde artanettüketiminin sindirim ve kalp sağlığı üzerindeki olumsuzetkilerine karşı vatandaşları uyarıyor. Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bayram süresince yapılan beslenme hatalarının ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini belirterek, “Yeni kesilenethemen tüketilmemeli, tatlı ileetaynı öğünde yenmemeli,ethijyenik koşullarda saklanmalı” dedi.
“Yeni kesilenettüketilmeden dinlendirilmeli”
Dursun, bayram sabahı kesilenetlerin hemen tüketilmesinin sindirim sistemini zorlayabileceğine dikkat çekti. “Yeni kesilen hayvanlarda oluşan kas sertliği,etin hem pişmesini hem de sindirilmesini zorlaştırır.Etin en az 12–24 saat dinlendirilmesi gerekir. Böylece hem daha lezzetli olur hem de mideyi yormaz” dedi. Etin parçalanıp tek pişirimlik porsiyonlara bölünerek saklanması gerektiğini vurgulayan Dursun, buzdolabında 3 gün, derin dondurucuda ise 6 aya kadar muhafaza edilebileceğini belirtti.
“Kavurmaya yağ eklemeyin, mangalda kömürleşmeye dikkat”
Bayramın geleneksel lezzetlerinden kavurma konusunda da uyarıda bulunan Uzman Diyetisyen Dursun,etin zaten yeterli miktarda yağ içerdiğini belirtti. “Kavurma yaparken dışarıdan ekstra yağ eklenmemeli.Etin kendi yağı yeterlidir. En sağlıklı pişirme yöntemleri haşlama, ızgara ve fırınlamadır.” Mangaldaetpişirirken kömürleşmenin kansere yol açabileceğini hatırlatan Dursun, “Etile ateş arasında 15 cm mesafe olmalı. Aksi halde zararlı kimyasal bileşikler oluşabilir” diye konuştu.
“Etin yanında şerbetli tatlıdan kaçının”
Etin hemen ardından tatlı tüketilmesinin sindirim problemlerine yol açabileceğini belirten Dursun, özellikle ağır şerbetli tatlıların riskli olduğunu söyledi. “Yağlıetyemeğinden hemen sonra tatlı tüketmek hazımsızlık, reflü ve kan şekeri dalgalanmalarına neden olabilir. Tatlı tüketimi için en az 2 saat beklenmeli ve tercihen sütlü tatlılar, meyve ya da şekersiz komposto tercih edilmelidir.”
“Sıcak havalardaetdaha hızlı bozulur”
Bayramın sıcak yaz aylarına denk gelmesi nedeniyleetin saklama koşullarının daha da önemli hale geldiğini belirten Dursun, “Etler güneş altında uzun süre bekletilmemeli, serin ve hava akımı olan bir ortamda dinlendirilmeli, ardından hemen soğuk zincire alınmalıdır. Rengi bozulan ya da kokusu değişenetler kesinlikle tüketilmemelidir” dedi. Çiğetle temas eden bıçak, kesme tahtası gibi mutfak gereçlerinin mutlaka yıkanması gerektiğini vurgulayan Dursun, çapraz bulaşmanın ciddi sağlık risklerine yol açabileceğini söyledi.
“Bol su için, hareketi ihmaletmeyin”
Bayram boyunca bol su içilmesi ve fiziksel aktivitenin sürdürülmesi gerektiğini belirten Dursun, “Günde en az 2–2.5 litre su içilmeli. Yemek sonrası yapılan kısa yürüyüşler sindirimi destekler ve bayram boyunca oluşabilecek şişkinlik, hazımsızlık gibi şikayetleri azaltır” ifadelerini kullandı.
Bilinçli beslenme ile sağlıklı bayram mümkün
Uzman Diyetisyen Elif Melek Avcı Dursun, bayramın keyifle ve sağlıkla geçirilmesi için vatandaşları bilinçli davranmaya çağırdı.Etin doğru şekilde tüketilmesi, hijyen kurallarına uyulması ve porsiyon kontrolü sayesinde bayramın sindirim sorunlarıyla değil, sevdikleriyle paylaşılan güzel anlarla hatırlanacağını söyledi.
Su, yaşamın temel taşıdır ve vücudumuzun düzgün bir şekilde çalışabilmesi için hayati bir öneme sahiptir. Sağlıklı bir yaşam sürmek ve vücudumuzu doğru bir şekilde desteklemek için yeterli miktarda su içmek, genel sağlık durumumuz için kritik bir faktördür.
Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Şirin Seçkin, “Batı Nil Virüsü, enfekte olan kişilerin yaklaşık yüzde 1’inde ciddi belirtilere neden olur. Bebeklerde ve 70 yaşın üzerindeki bireylerde daha ağır seyreder. Hastaneye yatırılan hastalarda, nörolojik sekeller, şiddetli kas güçsüzlüğü ve tam felç gelişir. Hastaların yüzde 1’inde meningoensefalit gelişir ve ne yazık ki hastalarda yüzde 10 ihtimalle felç veya ölüm meydana gelir” dedi
Sağlık Bakanlığı, Kurban Bayramı’nda özellikle kalp-damar, mide, obezite, hipertansiyon ve diyabet gibi kronik hastalığı bulunanların beslenmelerine dikkat etmeleri gerektiği uyarısında bulundu